Peribacaları nispeten yumuşak kayaçlar ile bunları örten erozyona dayanıklı sert kayaçlardan oluşur. Tipik bir peribacası iki kısımdan oluşur. Peribacasının nispeten yumuşak kayalardan oluşan aşağı kısmına "gövde" gövdenin üzerinde duran, gövdeyi erozyona karşı koruyan, erozyona dayanıklı sert kayalardan oluşan üst kesime ise "takke" adıverilir. Peribacalarına Türkiye'de genellikle tortul kayalar ile volkanik formasyonlar içerisinde rastlanır. Türkiye'de en bilinen örnekleri Kapadokya ve Kula'da yeralmaktadır.
Peribacaları, genellikle çamurtaşı, çimentosu zayıf kum taşı ve tüf gibi nispeten yumuşak kalın tabakalar ile onlar üzerinde bulunan iyi çimentolanmış kumtaşı, kireçtaşı ve basalt gibi nispeten sert kayaların görüldüğü alanlarda oluşurlar. Yüzeyde bulunan sert kayalardan oluşan tabaka daha aşağıda yer alan yumuşak katmanları su erozyonuna karşı korur. Zamala yüzeyde bulunan sert tabakada meydana gelen çatlaklar boyunca aşağıya süzülen su, biryandan çatlakları genişletirken öbür yandan da yumuşak tabakaları hızla erozyona maruz bırakır. Zamanla erozyonun ilerlemesi ile Çatlakların bulunduğu alanlar hızla genişler ve peribacası adı verilen şekiller oluşur. Peribacaları arasındaki mesafe ve peribacalarının büyüklüğü doğrudan doğruya çatlak sistemleri ve bunların yüzeydeki sert tabaka üzerindeki yoğunluğuyla ilişkilidir. Nitekim yüzeydeki sert katmandan kopan kaya parçaları aşağıdaki yumuşak katmanları erozyona karşı korumakta, kaya parçalarının şekil ve boyutları peribacasının şekli ve boyutları üzerinde belirleyici olmaktadır.
Kula-Salihli UNESCO Global Jeoparkında Peribacaları yağmur damlası erozyonu, yüzey erozyonu ve yumuşak tabaka içierisinde gelişen tunel/borulanmanın (piping) ortak etkisine bağlı olarak oluşmuştur. Peribacalarının takke kesimleri çimentolanmış geçirimli kumtaşı veya bazalt bloklarından oluşmaktadır. Peribacalarının gövde kısımlarını ise Miyosen yaşlı az pekimiş kumlu killi gölsel depolar (Ahmetler Formasyonu) oluşturmaktadır. Açık yeşil renkli ahmetler formasyonu, yağmur damlası ve yüzey erozyonuna karşı oldukça hassastır. Yağmur damlalarının yüzey üzerine doğrudan etkileri kabuk oluşumuna neden olarak yüzeysel akışa neden olur. Bu akış, çatlaklar boyunca akarak derin dar erozyon yarıntılarının (gully) oluşmasına neden olur. Öte yandan Ahmetler formasyonunun içinde, suyun altta yer alan geçirimsiz kumlu killi depolar ile üstteki yüksek geçirimliliğe sahip katmanların arasındaki zonda hareket etmesine neden olmaktadır. Plato boyunca yoğun gelişmiş badlands (kırgıbayır) topoğrafyası ve yüksek eğim koşulları suyun yumuşak sediment çierisindeki küçük boşluklar içinde dikey yönlü hareketini (piping) bu da tünel erozyonunu tetiklemektedir. Sözkonusu erozyon yumuşak sediment içerisinde boşlukların hatta pencerelerin oluşmasına neden olur. Bu boşlukların çökmesi ise peribacası oluşumuna katkıda bulunur.